Üç yıl önce Almanya'da petshop sektöründe faaliyet gösteren toptancılardan aldığı teklifi değerlediren emrullah Serdar Baki, İzmir'in Kemalpaşa ilçesinde çekirge üretimine başladı. Emrullah Serdar Baki, ürettiği çekirgeleri Almanya'ya ihraç ediyor. Üretimini artırarak Uzak doğu ülkelerine de ihracat yapmayı hedefliyor.Her hafta Almanya'ya 20 bin çekirge gönderen Baki'nin hedefi, çekirge konservesi yapmak ve solucan üretimine de başlamak. Üç yılda 200-250 milyar liralık harcama ile mevcut tesisini kurduğunu anlatan Baki şöyle diyor.

 

            Bu tesiste bir milyon çekirge bulunuyor. Günde 600 kg. Dolayında ot tüketiyorlar. Doğumundan hastalıklarına kadar her şeyleri ile bizzat ilgileniyorum. Almanya'ya haftada 20 bin adet canlı çekirge gönderiyorum. Bunlar buradan, Avrupa geneline dağıtılıyor. Avrupa'da 6 milyon aile kurbağa, kertenkele, iguana gibi sürüngenler besliyor. Bu sürüngenleri çekirge ile besliyorlar. 10 tane çekirgenin parekende satış fiyatı 3,5 – 4 Euro dolayında. Çekirgenin canlı olarak 15 gün içinnde satılması greekiyor. Aksi takdirde ölüyor ve ekonomik değerini kaybediyor. Oysa dünyada çekirge konserveleri var. Bu durumda ürünün raf ömrünü iki yıla çıkartıyor. Şu an konserve yapımı işi ile uğraştığını beilrten Baki, iki üç ay içinde çekirge konservesinin de satışına başlayacağını belirtiyor. Konu ile ilgili pazarını genişleterek daha büyük kitlelere hitap edeceğini belirtiyor.

 

            Uzakdoğu ülkelerinde, insan gıdası olarak da kullanılan çekirgelerin alıcısının çok olduğunu belirten Baki, ileriki günlerde de solucan ve kurtçuk üretimine de geçeceğini belirtiyor.

 

            Üretimde kazancın ana unsuru, talebi yakalamaktır. Talep olan her malın üretiminin ekonomik şartlarda yıpalması, üreticiye kazandırır. Arz, talep dengesini çok iyi bilmek, eldeki imkanları ve üretimdeki etkenlerin dengeli yapılanması ile kazanç ortaya çıkar.

 

            Yazılarımda sürekli olarak vruguladığım, bakalım, görelim, değerlendirilmeyen değerlerimizin değerlendirilmesi için düşünelim, araştıralım, müteşebbis olalım diyorum. Ülkemizin ve bilhassa da bölgemiz, adeta fırsatlar ülkesi ve bölgesi konumunda bulunmaktadır. Bölgemizde, herkese ve her keseye uygun üretim konuları bulunmaktadır. Bölgemizi, kendimizi çok iyi tanımak gerekmketedir.

 

            Karabük ili, coğrafi yapısı, topografik durumu, ormanalrı, akarsuları, doğal yapısı, flora yapısı, ülke içerisindeki konumu, tahsilli, bilgili, tecrübeil, becerili insan kaynakları ile bana göre tam bir fırsatlar bölgesi konumundadır.

 

            Karabüklüler, bugüne kadar “al, sat, yangel yat” politikasını gütmüşlerdir. Alım satma ve de yan gelip aytma döneminin bittiğini artık görmeliyiz ve de yapmamız gerekenlere, bir an önce başlamalıyız.

 

            Bakalım, görelim, üretelim, işsizimize iş, aş verelim, bilgilerimizi paylaşalım, maddi ve manevi güç birliği yapalım, kazanalım, kazandıralım. Saygılarımla

 

                                                                                              Hikmet SİVRİ

                                                                                              Makine Mühendisi

Anasayfa