Karabük ne yapıyor? Karabüklüler ne yapıyor?

Şehrimizde 30 Ağustos Zafer Bayramı Kutlamalarının yapıldığı yer olan Anıt'a geldim, gördüğüm manzara karşısında, gözlerim doldu, yüreğim bur_ kuldu.

Zafer Bayramı kutlamalarında, sadece görevleri icabı gelenler mevcuttu. Adeta Halk'tan kimse yoktu...

Askeri kortejin şehir içinden geçişinde de caddelerin bomboş olduğu göze çarpıyordu.

Zafer Bayramı ile ilgili görüntülerin kare kare seyredilmesi, incelenmesi ve de sebeplerinin araştırılması gerekmektedir.

Karabük Sakatlar Derneği, düzenlediği konser biletlerini satamadığım belirtiyor ve Şans oyunlarına verilen önem, Bizim tertiplediğimiz kon_i ser biletlerine verilmiyor diye yakınıyor. Acaba neden?

Karabük'te düzenlenen, Eğlence-Festival gibi organizasyonların görüntülerine kare kare bakalım, yorumlayalım.

Karabük Belediyesi Halk Konseri düzenleyecekmiş, bu konsere katılımları inceleyelim ve de yorumunu yapalım.

Bölgemizde kapanan iş yerlerinde çalışanların bugün ne yaptıklarına bir bakalım.

Gelir düzeyi 15.000 Doların üzerinde çıkan Şehrimizin halini,makara arşa balarımızdan inerek, cadde cadde-sokak sokak yürüyerek dolaşalım. Bir zamanlar Ülkemizin küçük Almanya'sı olarak nitelendirilen Şehrimizin durumunu görelim.

Beyler; "Boş kalan insan, kötü şeyler düşünür" atasözünün manasına bakalım.

Bu güne kadar yapılan hatalanınızı, korkmadan-çekinmeden-üzülmeden-kırılmadan-darılmadan, tüm çıplaklığı ile ortaya koyalım, konuşalım, anlatalım-öğrenelim ve de olumsuzluklara karşı yapılması gerekenleri yapalım.

Halkın oyları ile seçilenler ve geçinenler, Sayın Milletvekillerimiz- Sayın Belediye Başkanlarımız-Sayın Sivil Toplum Örgütlerimizin Yöneticileri Kendi durumunuzdan, Halkın içinde bulunduğu durumlardan memnun musunuz?

Ulusal Televizyon Kanallarında yayımlanan, Ekonomi ile ilgili programları seyredin, Ülkemizdeki Ekonomik ve Sosyal gelişmeleri görün, Ülke genelinde açılan şirket-tesis-fabrika ve iş yerlerinin artış oranlarına bir bakın ve de 2004- yılında Karabük'te kapanan iş yerleri ile artan işsizliği görün, kafanızı iki elinizin arasına alarak bir düşünün...

Bu güne kadar Biz nerelerde hatalar yaptık ve bu yaptığımız hataların devamını ne zaman bırakacağız.

Karabük Bizim, Hepimizin.

Karabük'te ikamet edenler olarak, Ekonomik ve Sosyal durgunluktan-geri kalmışlıktan kurtulmak-işsizimize iş-aş temini için, yeni işyerlerinin açılması, kapanan iş yerlerinin tekrar açılması için el ele vererek ve her ferdimiz olarak üzerimize düşenleri yaparak yapılması gerekenleri yapalım.

Ben diyorum ki, "İNSAN KAYNAKLARI TESPİT BÜROSU" Kuralım Şehrimizde-Bölgemizde bulunan işsizlerimizi, kabiliyetlerine-tahsil durumlarına göre, Bilgisayar ortamında tespit edelim.

İşsizlerimizin yapabileceklerini, hangi sektörde nasıl ve ne şekilde istihdam edebileceğimizi planlayalım, küçük küçük organizasyonlarla, emeği ve tasarruflarımızı üretime ve istihdama yönlendirelim.

Karabük dışında bulunan Karabüklü İş adamlarımız ile irtibat kuralım, onların bölgemizde yatırım yapmalarını teşvik edelim.

Ülkemizdeki kalkınmış ve kalkınma trendine girmiş olan bölgelerin yaptıklarını örnek alalım, bakalım—görelim—öğrenelim...

Çoğunluğun gelir düzeyi, fakirlik sınırının altında olan bir bölgede Bayram-festival-eğlence-kutlama olmuyor, olmazda beyler...

 

1977 yılında Karabük Belediye Başkanlığı'na aday oldum,

1987 yılında Milletvekilliğine aday oldum,

1994 yılında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na aday oldum... Arşivlere bakalım, o günlerde neleri dile getirmişim ve nelerin yapılması gerektiğini vurgulamışım.

0 günlerin arşivlerini bulamayanlara gelsin Ben o günlerde Karabük ile ilgili neleri dile getirmişim bir bakalım, analizini yapalım.

Ayrıca, iki yıldan beri, çok değişik konularda, Bölgemizi ilgilendiren ve Ekonomik-sosyal durumumuzun ilerlemesi için yazdıklarımın analizini ya_ palım. Kendisini kurtaran kaptan edasını bırakalım. Halkın oyları ile makam ve mevki ye gelenler, makam arabalarından inerek, görülmesi gerekenleri görmelidirler

Şehrimize Bakanlar geliyor, etkili ve yetkili Bürokratlarımızı da beraberlerinde getiriyorlar, Bizler de misafirperverliğin verdiği şevk ile onları kabulleniyoruz, imkânlarımızın el verdiğince hoş görünüyor ve ağırlıyoruz.

Peki, bu gelenlere neden ve ne için mutfağımızı göstermiyoruz. Misafir, misafir odasında ağırlanır, tamamda Şehrimize gelen Devlet büyüklerimizi bir de kenar mahalleleri gezdirsek, göstersek ayıp mı olur. Beyler, Etkili ve Yetkililer, Karabük’ü tanımak için, Şehrimizin tepeleri_ ne çıkalım, gece kondu bölgelerine bakalım, hatta Karabük'ün üzerinde taht kuran, her gün Bizleri zehirleyen dumanı görelim, yapılması gerekenleri yapalım.

Ah çekerim duyan yok, gerçekleri gören yok, yazdıklarımı bilen yok, yok, yok...

Çok şey var yazacak, çizecek, zaman dar-yer dar, Karabük’ün ekonomisi dar, havası dar, derdine yar olanı yok, konular çok, üstlenecek lider yok, Caddeleri-sokakları boş, İnsanlarının kafası bir hoş, Ey insanlar kalkınmaya koş...

Aldım elime kalemi, yazdım aklıma geleni. Ben yazarım, Sen oku, bitsin artık bu pis koku.

Hikmet SİVRİ

Anasayfa